Nisan ayında TÜFE %6,00 olan beklentilerin üstünde %7,25 artış gösterirken, yıllık bazda TÜFE Mart ayındaki %61,14 seviyesinden Nisan ayında %69,97’ye yükseldi. Rusya – Ukrayna gerginliğine bağlı sert yükselen enerji fiyatları ve gıda fiyatlarındaki yükseliş enflasyonu yukarı yönlü tetikledi. Çekirdek enflasyon ise %48,39’dan %52,37’ye yükselmiş oldu.

ÜFE ise aylık bazda %7,67 artış gösterirken, yıllık artış bir önceki aydaki %114,97 seviyesinden Nisan’da %121,82’ye yükselmiş oldu.

TÜFE tarafında gıda ve alkolsüz içecekler %13,38, konut %7,43, giyim ve ayakkabı %6,96 ile en çok artış gösteren sektör grupları olurken Mart ayında düşen grup olmadı.

ÜFE tarafında ise en fazla artış %25,40 ile kömür ve linyit, %23,32 ile ham petrol ve doğalgaz, %14,95 ile su ve suyun arıtılması ve dağıtılması gruplarında gerçekleşti. Nisan ayında ÜFE’de de düşüş gösteren grup olmadı.

Geçtiğimiz hafta gerçekleşen yılın ikinci Enflasyon Raporu Toplantısında TCMB tarafından yıl sonu enflasyon beklentisi jeopolitik gerginliklere bağlı olarak 23,20’den %42,80’e gıda enflasyonunu ise %24,20’den %49,00’a yükseltti. Revize beklentinin piyasaların beklediği yıl sonu verisine paralel olduğunu düşünüyoruz. Enflasyonun düşürülmesine yönelik bazı hamleler gelse de (gıda KDV’sinin %1’e indirilmesi, enerjinin sübvanse edilmesi vb) tedarik sıkıntıları, jeopolitik gerginlik ve politikalardaki belirsizliklerden kaynaklı olarak 2022 yılında yüksek enflasyonun devam edeceğini düşünüyoruz. TCMB Başkanı Kavcıoğlu, Enflasyon Raporu Toplantısında Mayıs ayından itibaren enflasyonda düşüşün olabileceğini açıklasa da Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati düşüş için Aralık ayını işaret etmişti.

Mart ayında Rusya – Ukrayna gerginliğinde özellikle Türkiye’nin arabulucu olarak iki ülke arasındaki barışı sağlamaya yönelik çabaları ve İstanbul’da iki ülke delegelerinin toplanıp olumlu mesajlar vermesiyle ateşkesin kısa sürede olacağı beklentileri piyasaları rahatlatmışken, Buça’da Rusya’nın sivillere yönelik saldırı yaptığı haberleri, Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy’nin olaylar ardından Putin’le görüşmeyeceğini açıklaması, Rusya Devlet Başkanı Putin’in Ukrayna’nın İstanbul’da verdiği sözleri tutmadığını belirtmesi ve Rusya’nın düşman olarak nitelendirdiği ülkelerden Rus Gazı için ruble ile ödeme istediğini açıklaması savaşı başka bir boyuta taşıdı. Rusya’nın Polonya ve Bulgaristan’a olan gaz tedarikini ruble ile ödeme yapmadıkları için kesmesi, AB’nin Rusya’nın talep ettiği ruble ile ödeme AB’nin yaptırım kararlarını ihlal etmek olduğunu açıklaması ile daha önce ılıman hava eşliğinde 100 doların altına gerileyen brent petrol tekrar 110 seviyelerinin üstünde fiyatlanıyor.

TCMB’nin 26 Mayıs’ta Para Politikası Kurulu toplantısında en önemli gündem maddelerinin Rusya – Ukrayna krizi, ticari kredi büyümesi, ekonomik aktivite, yüksek enflasyon ile bunlara ilişkin atılacak adımlar olmasını bekliyoruz.

Son TCMB Toplantısında faizlerde değişikliğe gidilmedi. Nisan ayında yayımlanan PPK karar metnine bakıldığında Mart ayındakine benzer mesajlar verilse de enflasyonun dış faktörlerden meydana geldiği vurgulandı. Liralaşma ve dezenflasyon söylemlerine devam edildi. PPK’dan getirilerin enflasyon karşısında yetersiz kalması nedeniyle 26 Mayıs’ta faiz değişikliği ön görmüyoruz. Mevcut piyasa dinamiklerine baktığımızda para politikasının tekrar yönlendirici bir unsur olarak öne çıkması ile ilgili hangi adımların atılacağının bu yılın son çeyreğinde belli olacağını ön görüyoruz.